Arama Yapın

Aramak istediğiniz kelimeyi yazın

Koordinatörlükler

Telafer Neden İl Olmalı?

Telafer ilçesi, şimdi değil 30 yılı aşkın bir süreden beri il olmayı bekleyen ve Irak hükümetlerinden bu masumane isteğinin gerçekleşmesini sabırla beklemiştir. 1976 yılından beri il olmaya aday olan bu ilçe, gerek alan gerekse nüfus bakımından Irak’ın en büyük ilçesi ve Irak’ın 18 vilayetinin dördünden daha büyüktür. 

Telafer ve halkı tarih boyunca Irak’ın toprak bütünlüğü ve yabancıların işgalinden kurtulmak için mücadele vermiştir. İngiliz işgaline karşı 1920 devriminin ilk kıvılcımları bu ilçede tetiklenmiştir ve oradan da bütün Irak’a yayılmıştır.

Telafer ayrıca bulunduğu stratejik konumu nedeniyle de önem arz etmektedir. İlçe hem Türkiye hem de Suriye’ye sınırdır. Bunun yanı sıra ilçe arazileri tarımsal yönden çok verimli olup hububatta Irak’ın en zengin üreticisidir. 

Bütün bu özelliklerine rağmen, Telafer halkının 30 yılı aşkın süredir arzuları yerine getirilmemiş ve ihmal edilmişlerdir. Bu insanları hor görme ve göz ardı etme politikası gerek devrik Irak rejimi gerek işgal sonrası gelen hükümetler tarafından devam ettirilmiştir. Üç yüz bini aşkın nüfusuyla bu şehir, Irak’ın gelmiş geçmiş tüm dönemlerinde haksızlıklara uğramıştır. Bunun da tek nedeni şehrin bir Türkmen şehri oluşudur. Nüfusun ezici çoğunluğunu Türkmenler oluşturmaktadır. Bir zamanlar Araplaştırma politikalarına maruz kalan Telafer halkı, Irak’ın güney illerindeki çöllere göç etmeye zorlanmıştır. Yaklaşık beş yıldan bu yana da Kürtleştirme politikası ile karşı karşıyadır. Aynı şekilde, buradaki halk işgal güçleri tarafından şehri terk etmeye mecbur bırakılmıştır.

Aslında bu ilçeyi il yapmak, genel olarak Irak’ın yararına ve özel olarak da Telafer halkına bir nevi minnettarlık ifadesidir. Ninewa iline tahsis edilen bütçenin haksız bir şekilde bölüştürüldüğü ve büyük bir bölümünün merkez Musul ve diğer ilçelere dağıtıldığı bilinmektedir. İlçenin il olması halinde illere tahsis edilen bütçeden yararlanacağı ve kendi kalkınma projelerini gerçekleştireceği aşikârdır. Ayrıca iki komşu ülkeyle sınır olması da şehrin ekonomik kalkınmasına büyük bir katkı sağlayacaktır. Bunun yanı sıra güvenlik açısından da şehir bir nevi istikrar ve güven ortamına kavuşabilecektir. Dolayısıyla başta Irak Türkmen Cephesi olmak üzere, bu örgütün çatısı altında bulunan tüm siyasi partiler ve Irak Ulusal Meclisi’nde bulunan Türkmen milletvekillerimize bu hususta büyük görevler düşmektedir. Türkmenler hep birlikte Meclis’te bulunan siyasi partileri bu konuda bilgilendirmeli ve ikna etmelidirler. Devrik rejim zamanı Tuzhurmatu ilçesinin uğradığı haksızlığa Telafer’in de uğramaması için üstün çaba harcanmalıdır. Türknen siyasileri sivil toplum örgütlerini de arkalarına alarak Telafer’i, buna benzer durumda olan Hanekin’i ve hatta zamanında, sonradan ihdas edilen Selahattin iline bağlanarak mağdur edilen Tuzhurmatu’yu da il yapma kararını Meclis gündemine aldırtmalıdırlar. Unutulmamalıdır ki, böyle bir karar Telafer’i bazı güç merkezlerinin oyunlarından uzak tutacak ve Türkmenlerin Meclis’te daha fazla sandalye temin etmesine yardımcı olacaktır. 

* Bu değerlendirme mevcut haliyle ilk olarak, Fener dergisinin Mart 2009 (Yıl 4, Sayı 30, s.8) sayısında yayınlanmıştır.

Ziyat Köprülü  asdasd

Ziyat Köprülü

Tüm Yazılarını Gör

Başlıklar

Bu Yazıyı Paylaşın
Yazdır

Benzer Yayınlar